Vatandaşın sofrasında bir alarm zili daha… TÜSEDAD Başkanı ‘Süt sektöründe maliyetler fırladı. Anaç hayvanlar kesime gidiyor’ dedi. Ete, süte yeni zammın habercisi olan gidişat, millete çıkan bu faturanın da yine plansızlığın ve günübirlik yönetim modelinin sonucu olduğunu gösterdi. arımdaki politikasızlık tartışılırken Bakan Kirişçi ‘seçimde verilecek oyların ahirette sorulacağı’ mesajı verdi. Kirişçi “Seçimlerin hepsi kritikti ama bu seçim çok daha önemli” dedi…
Tarladaki yangını söndürmesi gereken bakanın çıkışı ‘Milletin derdine bak bakanın derdine bak’ tepkilerine yol açtı.
Tarlada artan maliyetler çiftçiye hasat bıraktırırken mandıradaki kriz de zirveye çıktı. Uzun süredir anaç hayvanlar kesime giderken Tüm Süt, Et ve Damızlık Sığır Yetiştiricileri Derneği Başkanı Sencer Solakoğlu’ndan son uyarı geldi. Solakoğlu, maliyetlerin fahiş seviyeye çıktığını belirtti. “Yalvardık ama dinlemediler. Sektör anaç kesiyor. Bedelini halk rafta ödeyecek. Bu hayvanları yerine koymak en az 2.5 yıl” dedi.
‘ÖBÜR DÜNYADA İNSANLIK ADINA NE YAPTIN DİYE SORACAKLAR, CEVABI VAR’
Tarımda, hayvancılıkla raflara zam yağmuru olarak yansıyan plansızlığın sorumlusu olan Tarım Bakanı Vahit Kirişçi ise ‘planlı politika’ yerine ‘ahireti’ işaret etti. Kirişçi “Seçimlerin hepsi kritikti ama bu seçim çok daha önemli. Hepimiz öbür dünyaya gideceğiz. İnsanlık adına, tüm mazlum milletlerin selameti adına atmanız gereken hangi adımı attınız? diye soracaklar. Hamdolsun bunun verilecek cevabı var” dedi.
MALİYETLER ‘SÜT’Ü KESTİ HAYVANLAR KESİME GİDİYOR
Ekonomik kriz derinleşirken, üretimde maliyetler de katlanarak artıyor. Süt sektöründe maliyetlerin fahiş artışıyla üretici, kesimhanenin yolunu tutmak zorunda kaldı. Çiğ süte fiyatının değişmemesi tepkilere neden olurken süt üreticisi ahırların yakında boş kalacağına işaret etti. TÜSEDAD Başkanı Sencer Solakoğlu kimsenin zararına üretim yapmayacağını belirterek, ‘’Sektör cayır cayır anaç kesimi yapıyor. Bunun bedelini halk rafta ödeyecek” dedi.
Türk Lirası’nın hızlı değer kaybıyla beraber rekor kıran maliyet artışı üretimi sekteye uğratmaya devam ediyor. Tarladan çekilen çiftçilerden sonra, maliyetlerin altından kalkamayan besici de hayvanlarını kesimhaneye göndermek zorunda kaldı. Süt sektöründeki maliyetin fahiş artışı sebebi ve çözüm bulunmaması sebebiyle üretici, zor duruma düştü. Geçtiğimiz günlerde sektörün yoğun talebini dile getirmesine rağmen çiğ süt fiyatı artmazken, son olarak süt tozu ihracatına da yıl sonuna kadar kısıtlama getirildi. Çiğ sütte tavsiye satış fiyatı litre başına 7.50 TL. Üreticinin eline ise kesintilerden sonra 7 TL geçiyor. Üreticilere göre bu fiyat en az 10 lira olmalı. Maliyet artışları nedeniyle birçok çiftçi sektörü bıraktı. Yemin kilogram fiyatı 7.60 lirayı aştı. Son 1.5 yılda başta anaç hayvanlar olmak üzere 1 milyonu aşkın büyükbaş hayvanın kesildiği tahmin ediliyor. Tüm Süt, Et ve Damızlık Sığır Yetiştiricileri Derneği (TÜSEDAD) Genel Başkanı Sencer Solakoğlu, sosyal medya hesabından yaptığı açıklamada ahırların yakında boş kalacağına işaret ederek ‘’Yüzde 10 kesim kararı aldım. Piyasada süt talebi olmasına karşılık fiyatı düşük tutmanın sonu budur! Yalvardık! Yapmayın dedik! Dinlemediler. Sektör cayır cayır anaç kesimi yapıyor. Bunun bedelini halk rafta ödeyecek. Süt tozu ihracatını kapatıp ölüm fermanını imzaladılar’’ dedi. Solakoğlu kimsenin zararına üretim yapmayacağını belirterek, ‘’Dişi kesimini yasaklayarak insanları zorlayamazsınız. Zararına üretim kimse yapmaz! Bu hayvanları yerine koymak en az 2,5 yıl! Çiftçi enflasyonun sebebi değil çözümü de olamaz dedik. Daha ne demeliydik, ne yapmalıydık?’’ ifadelerini kullandı.
ÜRETİCİ İFLAS EDERKEN BAKAN SEÇİM VURGUSU YAPTI
Türkiye’de tarım ve hayvancılıkta maliyet krizi yaşanırken Tarım ve Orman Bakanı Vahit Kirişci, Ağrı’da yaptığı açıklamada seçime yönelik açıklamalarda bulundu. Kirişci, her seçimin kritik olduğunu ama önümüzdeki seçimin daha da önemli olduğunu vurgulayarak “Seçimlerin hepsi kritikti, bunların hepsi önemliydi ama bu seçim çok daha önemli. Hepimiz öbür dünyaya gideceğiz. O tarafa gittiğimizde soracaklar. İnsanlık adına bu memleketin, milletin değil, tüm mazlum milletlerin selameti adına atmanız gereken hangi adımı attınız? Hamdolsun bunun verilecek cevabı var. Gönül koyduğunuz, kızdığınız, darıldığınız milletvekili olabilir, il başkanı olabilir, il yöneticisi olabilir, belediye başkanı olabilir, belediye meclis üyesi olabilir ama biz bunlardan arınıp kendimiz için değil bütün mazlum milletler için, evet ‘Tayyip Erdoğan’ın kendi istikbali değil, milletin istikbali başta olmak üzere mazlum milletlerin istikbali ve onların istiklalidir’ diyeceğiz. Bunun için de çok çalışacağız’’ dedi. Kapsamlı bir planla tarladaki yangını söndürmesi gereken bakanın çıkışı ‘Milletin derdine bak bakanın derdine bak’ tepkilerine yol açtı. Bakanın açılamalarına tepki gösteren Demokrat Parti Genel Başkan Yardımcısı ve Ordu Milletvekili Cemal Enginyurt sosyal medya hesabından yaptığı açıklamada ‘’Tarım Bakanı Vahit Kirişci bu seçim çok önemli, öbür dünyaya gittiğimizde soracaklar demiş. Emin ol soracaklar, hem de neler neler soracaklar. Batırdığınız çiftçinin, aç bırakılan halkın, hırsız, rüşvetçi danışmanların, 3-5 ballı maaş alanların velhasıl talanın hesabı sorulacak’’ dedi.
ET VE SÜTE YÜZDE 35 ZAM YOLDA
Enerji, yem, mazota gelen zamlar ile kur artışı temel gıda ürünleri et ve sütte yeni zamların da kapısını araladı. 1.5 ay içinde et ve süt ürünlerine en az yüzde 30-35 zam gelecek. TÜSEDAD Genel Başkanı Sencer Solakoğlu, et ve sütte çok yoğun zamlar yaşanacağını vurgulayarak “Üreticinin fiyatını düşük tutarak enflasyonu düşüreceklerine inanıyorlar bu çok yanlış. Maliyetler her geçen gün artıyor. Ekim-kasım ayında hem ete hem süte en az yüzde 30-35 zam gelecek. Fiyatlar çok daha fahiş yerlere gidebilir” dedi. Hayvan azlığından dolayı devletin 150 bin büyükbaş hayvan ithalatına izin verdiğine dikkat çeken Solakoğlu ‘’İktidar Hasan’a diyorlar ki sen üretme, Hans’a da diyorlar ki sen üret biz seni destekleriz. Bu da yurtdışından daha iyi bir fiyata hayvan alıp oradaki çiftçiyi yüksek fiyata layık görmektir. Yurtiçindeki çiftçiden de ucuza alıp zarar etmesine neden olmaktır. Biz bu işi artık yapmayacağız diyenlerin sayısı hızla artıyor. Bunun için devlet ithalat kapısını açtı. Devlet diyor ki siz üretmeyin biz ithal ederiz. Bu yanlış politikalar devam ettikçe işi bırakan sayısı da artacak’’ ifadelerini kullandı.
GİRDİLER KATLANIRKEN ÇİĞ SÜT FİYATI SABİT KALDI
Ulusal Süt Konseyi (USK) çiğ süt tavsiye fiyatının, 1 Ekim itibarıyla üreticinin eline litre başına net 7,50 lira geçecek şekilde sabit bıraktı. USK’nin internet sitesinde yer alan duyuruda, 15 Mayıs 2022’den itibaren geçerli olmak üzere soğutulmuş çiğ süt tavsiye satış fiyatının litre başına 7,50 lira olduğu hatırlatılırken, 15 Eylül’de yapılan toplantı sonucunda mevcut fiyat sabit bırakıldı. Toplantının ardından USK’dan yapılan açıklamada, “1 Ekim 2022 tarihinden itibaren geçerli olmak üzere yüzde 3,6 yağ ve yüzde 3,2 protein içeriğine sahip çiğ inek sütünün tavsiye fiyatının ‘çiğ süt destek primi hariç’ üreticinin eline net 7,50 lira geçecek şekilde belirlenmesine, soğutma, nakliye ve diğer cari giderler üretici tarafından karşılandığı takdirde üreticiye ayrıca ödenmesine oy çokluğu ile karar verilmiştir” ifadelerine yer verildi. USK’nın kararı çiğ süt üreticilerinde hayal kırıklığı yarattı. Zira 1.5 olması gereken süt/yem paritesinin 0.9’a kadar gerilediği bir ortamda, söz konusu fiyatların anaç hayvanların kesime gidişini durdurmayacağı ifade ediliyor. Üreticiler USK’dan en az 9.5 TL çiğ süt tavsiye fiyatı ve 1 TL de prim desteği açıklanmasını bekliyordu.
‘İHRACAT YASAĞI SEKTÖRÜ OLUMSUZ ETKİLEYECEK’
Türk Veteriner Hekimleri Birliği (TVHB) Merkez Konseyi Başkanı Ali Eroğlu, 2022 sonuna kadar süt tozu ihracatının yasaklanması kararının hayvancılık sektörünü olumsuz etkileyebileceğini belirterek, söz konusu yasağın kaldırılmasını istedi. Eroğlu, açıklamasında, Türkiye’nin 2019’da 40,6 bin ton, 2020’de 17,7 bin ton, 2021’de 62,1 bin ton ve 2022’nin ilk 7 ayında 39,7 bin ton süt tozu ihracatı yaptığını bildirdi. Dış satım yasağının ihracatçılar için yurt dışı pazar kayıplarına yol açacağına işaret eden Eroğlu, “İhracatçı, ürününü yurt içi piyasada satacaktır. Ancak üreticiden alınan süt miktarı ve değeri düşecek, halen düşük olduğu tartışılan bize göre de ucuz olan, referans fiyatı dahi piyasada oluşamayacaktır” değerlendirmesinde bulundu. Eroğlu, “Sürdürülebilirlik de girdi fiyatlarının kontrol altına alınması, yem ham maddesi üretimine önem verilerek, yemin dövize bağımlılıktan çıkarılması ve 1 kilogram süt ile 1,5 kilogram yem alınabilecek süt yem paritesinin sağlanmasıdır. Aksi halde zaten düşme eğiliminde olan süt üretimi daha da düşecektir” dedi. Eroğlu, söz konusu ihracat yasağının üreticinin üretimden çekilmesine sebep olacağı uyarısında bulunarak, yasak kararının yeniden gözden geçirilerek kaldırılmasını istedi.
Yorum yapabilmek için giriş yapmalısınız.