Ülkemizde Cumhurbaşkanlığı seçimine 14 Mayıs’a bugün itibarıyla otuzbeş gün kaldı.

Siyasiler; seçmenlere ulaşmaya, kendilerini, politikalarını anlatmaya çalışıyorlar. Önceki dönemlere baktığımızda miting meydanında olan propaganda, bugün hemen hemen her mecradan gerçekleşiyor. Hatta mitinglerin, gövde gösterisi dışında pek bir anlamı ve önemi de kalmadı gibi.

Asıl propaganda sosyal medyada dönüyor açısından. Sosyal medyadan kastım ise Facebook, Instagram, Twitter ve TikTok. Özellikle Tik Tok denilince akla bir tane siyasi lider geliyor. Instagram pek seçim işlerine bulaşmazken Twitter ve Facebook önplanda. Ancak Twitter’da da toplumun birçok kesimi temsil edilmiyor.

Üstelik yakın zamanda bazı siyasilerin Twitter’da gördüğü büyük ilginin toplumsal karşılığı olmadığı hep birlikte gözlemledik.

Sosyal medya şirketleri, sizin platformlarda daha çok süre geçirmenizi istemekte. Siz daha çok sosyal medyada vakit geçirin, daha fazla reklam görün ki, şirketler de daha fazla para kazansın.
Aynı zamanda bu mecralar, beğenilerinize, hangi videoyu kaç dakika izlediğinize göre, dünya görüşünüzü çıkarıyor, hangi konular sizin için önemli, hangileri dikkatinizi çekiyor/çekmiyor sizden daha iyi biliyor. Bu yüzden de sizin beğendiğiniz gönderilere benzer gönderiler sürekli karşınıza çıkıyor.

Bir partiye gönül verdiniz ya da kendinizi o partiye yakın hissediyorsunuz. Yakın olduğunuz parti ile ilgili olumlu gönderilerin, rakip parti ile ilgili de olumsuz gönderilerin çıkması çok normal. Rakip parti ile ilgili her gönderinin doğru olmaması da ayrıca dikkat edilmesi gereken noktalardan bir tanesi.
Sosyal medyada bilgi kirliliği yaratmak için geniş bir kitlenin organize edildiği birçok kez dile getirilmişti. Ayrıca bu durum sadece bizim ülkemize özgü de değil. Özellikle 2016 yılında Amerika’daki başkanlık seçimlerinde Trump lehine sosyal medyada propaganda yapıldığı, toplumun hassas olduğu konularda da nasıl manipüle edildiği uzun uzun konuşuldu. Hatta Rusya’nın da müdahil olduğu iddia edildi. Nijerya’dan Orta Amerika’ya birçok benzer örnek var.

Seçim sürecine girdiğimiz bu zamanlarda sosyal medyada çok fazla vakit geçirip eşi dostu akrabayı kırmamak lazım. Desteklediğimiz parti dışındaki partilerin de görüşlerine kulak vermek, önyargısız olarak vaatlerini dinlemek ve onların da olumlu olabilecek yönlerini göz önünde bulundurmak kritik. Bugünkü şartlardan memnun muyuz? Ekonomi de vaziyet nasıl, geçim sıkıntısına  çözüm oluyor mu iyi düşünmek lazım. Bir şeyi bozan yeniden tamirini yapamaz. O işi bilse zaten bozmazdı.

Bu arada birde bakanların durumları var tüm bakanlar milletvekili adayı olacaklar. Oh ne ala devlet imkanlarından sonuna kadar yararlanacaklar alın size dün memleketim Aydın’a gelen Tarım ve Orman Bakanı Vahit Kirişci  Aydın’da partililer ve misafir edilen depremzedelerle DSİ Bölge Müdürlüğü tesislerinde iftar verdi. Kimin parası ile kime iftar sofrası kuruyorsunuz. Milletvekili olacaksanız edin istifa o zaman bakanlıklardan kardeşim.

Sosyal medyadan çok da etkilenmeden ülkenin geleceği için aklı selimle hareket ederek oy kullanmak gerekir. Seçim sonuçları geleceğimizi, ekonomimizi çok etkileyecek. Köprüden önceki son çıkış . Ekonomik açıdan rahat, vatandaşlarının geçim sıkıntısı çekmediği, muasır medeniyetler seviyesine ulaşmış bir Türkiye dileğiyle…
Herkese iyi hafta sonları…