Malum yerel seçimler yaklaşıyor, birçok yeni belediye başkanı seçilecek; çoğunluğu kadrolu belediye başkanları olsada ilk defa seçilecek başkanlar da olacak.

Onlara rutinleşmiş bazı tavsiyelerde bulunacağım!

Öncelikle yaşlılar ve engelli bireylerle fotoğraf çektirmeyi ihmal etme. Senin için zor olacak biliyorum ama iki saniye yaşlı teyzenin yanına eğildiğin an yanındaki fotoğrafçı hemen deklanşöre bassın. Sen de o anda sırıtmayı sakın unutma.

Fotoğraf demişken, elini kalbine koyduğun fotoğrafın da mutlaka olsun. Bu şart.

Başkanların çoğunun mutlaka ellerini kalbine götürdüğü halkı selamladığı fotoğrafı vardır. Sen de bir kere elini kalbine götür, daha sonra elinin nerede olacağını ben biliyorum zaten…

Kaldırım işi pek mühim! Kaldırım taşlarını yılda en az iki kere söktür- taktır, söktür- taktır. Böylece hem sen hem tanıdık şirket mutlu olsun.

Asfalt işini söylemiyorum bile, onu bilmeyen zaten başkan olmasın!

Bol bol kadro aç. Mülakat yaparak eşi dostu doldur. Sonuçta hepsi liyakatlı insanlar. Zaten başkanın akrabası olmak başlı başına bir liyakat değil mi?

Güvendiğin dostlarının tarla vasfındaki ucuz arsalarına imar çıkması senin suçun değil. Zaten ekmedikleri buğday tarlasına on katlı apartman çıkmışlar ne var bunda?

Haa bu arada yerel medyayla iyi geçinmeyi unutma. Gereksiz yere tarla marla haberleri çıkmasın.

Nerden seçtik bu aptalı dedirtmemek için partideki PM üyelerinin ve bilumum gediklilerin, eşinin dostunun şirketlerini ihmal etme. Onlar da taş mı yesin sonuçta?

Etkinlik mi dedin? Esenyurt’ta “Ceceli” konseri, Kadıköy’de “Che anması” , İzmir’de ” İzmir’in dağlarını ” söyleyen birini bulacaksın. Konya’da 15 Temmuz etkinliği yaparsın zaten, bunları da ben anlatacak değilim, nasıl siyasetçisin sen?

Öncelikle kendine özgüvenin olsun. Anket şirketlerine parasını vermedin mi? En sevilen belediye başkanı çıktın.

Sen düşersen Mekke düşer, Kudüs düşer…

İşte şimdi hazırsın dostum yine de basın danışmanına ihtiyaç duyarsan ara beni!

Sevgiler Dilek